Aslında şimdi anlıyorum ki hasret,
Başka başka yerlerde olmak değilmiş aslında;
Aynı yerde olup ta ulaşamamakmış birbirine.
Gözlerine bakıp haykırmakmış fısıldayıp ta :
Seni seviyorum diyebilmekmiş..
Kaçamak bakışlar atmakmış birbirine,
Yakınlaşınca saçmalamakmış.
Nefesinin daralmasıymış adımlarına inat.
Yutkunamamakmış.
Hayallerinde yaşamakmış O’ nu
Hayallerinde olabilmek için dualar etmekmiş.
Uzaktan izlemekmiş bazen O’ nu hemen oracıktan geçerken,
Ve bazen görmezden gelmekmiş çaresizliğe arkadaş.
Yalnızlığa isyanmış,
Başkaldırış.
Sigarandan derin bir nefes daha çekmekmiş,
O yanmayı hissetmekmiş ciğerlerinde.
Sigaranın dumanının yakmasıymış gözlerini,
Gizlice dökülen birkaç damlacıkmış.
Cesaret etmekmiş ağlamaya:
Ağlayamamakmış,
Bir nefes daha çekmekmiş kendinden.
Daha cesur olabilmekmiş rüzgarlar karşısında;
Yıkılmadan ayakta durabilmekmiş.
Islanmakmış Nisan Yağmurları’nda,
Saçlarından yüzüne damlayan mutlulukmuş.
Parlamasıymış gözlerinin artık saklanmayan Güneş’e
Gökkuşağı olabilmekmiş.
Vazgeçip ağlayamamaktan;
Gülümsemekmiş.
Devam etmekmiş yoluna su birikintilerine basmadan.
Dalgaların sesine eşlik etmekmiş ıslığınla;
Aşk şarkıları bestelemekmiş yalnız O’ nun için.
Adını tekrarlamakmış defalarca
Ve birkaç kelime eklemekmiş isminin sonuna.
Fısıldamadan “seni seviyorum” diyebilmekmiş.
Aslında bu sadece:
Cesur olabilmekmiş..


By Saltuk

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir